Meteoroloji ve hava konusunun son dönemde sadece Türkiye’de değil tüm Dünyada gündemin ilk sıralarında yer aldığını vurgulayan Bakan Pakdemirli, “Özellikle sanayi devrimi sonrasında iklim değişikliği ve küresel ısınma her geçen yıl etkisini daha çok hissettirmeye başladı. Sanayi devriminden sonra, yaklaşık 170 yılda Dünya ortalama sıcaklığı yaklaşık 1,5 0C arttı. Son 10 yıl, tüm zamanların en sıcak dönemi oldu. 2020 yılı da sıcaklık rekorlarının yaşandığı bir yıl olarak tarihe geçti. Önümüzdeki yıllarda maalesef sıcaklık artışında yeni rekorlar bekleniyor. Kısacası, küresel ısınma ve iklim değişikliğinin etkilerini ciddi ciddi hissetmeye başladık. Tabi bu durum, afetleri ve daha önce hiç alışkın olmadığımız hava olaylarını da beraberinde getirdi. Artık meteorolojik afetler, ülke, bölge ve şehir ayrımı yapmaksızın, dünyanın her yerinde görülmeye; insanları ve doğal yaşamı daha çok etkilemeye başladı” diye konuştu.
Her Meteorolojik Veri Binlerce Canı Korur Ve Kurtarır
1970-2019 yılları arasındaki doğal afetlerin yaklaşık yüzde 79’unun, meteorolojik olaylarla doğrudan veya dolaylı olarak ilişkili olduğunun, Dünya Meteoroloji Teşkilatı tarafından ortaya konulduğunu belirten Pakdemirli, “Yine bu doğal afetler sonucunda, can kayıplarının yüzde 56’sı ve ekonomik kayıpların da yüzde 75’inin meteorolojik afetlerden kaynaklandığı belirtildi. Bu nedenle; Meteoroloji candır, hayat kurtarır, diyorum. Yani; Her meteorolojik veri binlerce canı korur ve kurtarır. Ama biz istiyoruz ki; daha fazla canımız korunsun, bu afetler hiçbir ölüme neden olmasın. O nedenle, tüm vatandaşlarımız ve tüm sektörlerin meteorolojik verilere anlık ulaşması için birçok uygulamayı devreye aldık. Bugün cep telefonumuza meteoroloji mobil uygulamasını indirerek, işte tüm bu verilere rahatlıkla ulaşabiliyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Ülkemizdeki Meteorolojik Afetlerin Sayıları Ve Şiddeti Artış Göstermeye Başladı
“Büyük bir coğrafya ve farklı iklim bölgelerine sahip olan ülkemizde de, can ve mal kaybına sebep olan afetlere baktığımızda, meteorolojik kaynaklı olanların önemli bir yer tuttuğunu görüyoruz” diyen Bakan Pakdemirli, şöyle devam etti:
“Bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de, değişen iklim koşullarının etkisi ile meteorolojik afetlerin sayıları ve şiddeti artış göstermeye başladı. Ülkemizin, iklim değişikliğinden olumsuz etkilenecek olan Akdeniz Havzasında yer alması nedeniyle, gelecekte de bu artışların devam edeceğini söyleyebiliriz. Dolayısıyla her şeyden önce, meteorolojik karakterli doğal afetlere karşı hazırlıklı olmak, bu afetlerin zararlarının azaltılmasında ve toplumun afetlere karşı direncinin artırılmasında büyük rol oynayacaktır.”
Otomatik Meteoroloji Gözlem Sistemi Sayısını 2 Bin 47’ye Yükselttik
Meteoroloji alanında son 19 yılda önemli çalışmalar yaparak büyük mesafeler kat ettiklerinin altını çizen Pakdemirli, “2002’de sadece 81 ilimizin günlük ve 3 günlük hava tahmini yapılırken, bugün 81 ilimizin saatlik, günlük, 5 günlük, haftalık, aylık ve mevsimlik tahminleri ile 972 ilçemizin günlük ve 5 günlük ayrıntılı hava tahminlerini yayınlıyoruz. 2002’de 31 adet olan otomatik meteoroloji gözlem sistemi sayısını son 19 yılda yaptığımız muazzam çalışmalarla 2 bin 47’ye yükselttik. Yine 2002’de, sadece 1 adet olan Meteoroloji Radar sayımızı 18’e, Otomatik Meteoroloji Gözlem İstasyonu sayımızı da 1.711’e çıkardık. Havalimanlarına kurulan meteoroloji gözlem istasyonu sayısını, 74’e yükselttik. Denizlerimizde de, 88 noktaya şamandıra ve Deniz Otomatik Meteoroloji Gözlem İstasyonu, İstanbul Anadolu ve Avrupa yakasına 2 adet Deniz Radarı kurduk” açıklamasında bulundu.